Birkaç gün önce Akçaabat Yıldızlı Mahallesi’nde yaşanan trafik kazası sonucu birçok vatandaşımız yaralanırken gencecik fidanlarımız da yaşamlarını yitirdi. Kazada yaralananlara Allah (c.c) şifa versin, yaşamını yitiren kardeşlerimizin kabri pür nur olsun, cennet bahçelerinden bir bahçe olsun inşallah, ailesine ve yakınlarına baş sağlığı dileriz. Kazada yaşamlarını yitiren kardeşlerimizin bambaşka bir hikayesi vardı. Bu tarz kaza haberlerinde birçok yorumla karşılaşıyoruz. Vatandaşlar arasında bilinçsiz yorumlar olduğu kadar haklı yorumlar da olabiliyor. Şu an kaza ile ilgili soruşturma adli mercilerin yükümlülüğünde olduğu için bu konuda pek yorum yapmak istemiyorum. Kazayla ilgili olarak ciddi iddialar da gündemde. Elbette bu iddialar ve neticileri gidenleri geri getirmiyecek. Fakat ne yazık ki Türkiye’de belli başlı standartları yakalayamadık ve sınıfta kaldık. Bu konuda çok ciddi adımlar atılması gerekmekte. Dolmuş minibüslerin koltuk dizaynları, yolcu kapasiteleri, şoförlerin ceza puanları, davranışları sürekli denetim altında tutulmalı. Geçtiğimiz yıllarda bu konuda şoförlere toplu eğitimler verilmişti. Fakat verilen bu eğitimlere katılım gönüllü değil zorunlu bir eğitim idi. Gönül ister ki herkes bu eğitimlere gönüllü olarak seve seve katılsın. Elbette bu iş sadece eğitimle olmuyor. Araçların içinde elektronik denetleme sistemi olsa şoförler fazla yolcu alamaz, trafik ihlali yapamaz ya da yolculara karşı davranışları daha nazik olabilir. Özellikle şoförler için belli başlı standartlar getirilmesi gerekmektedir. Bu konuda Milli Eğitim Bakanlığı’nın da bir hatası bulunmakta. Geçtiğimiz yıllarda ilkokul ve dengi eğitimlerde sınıftan kalma işi kaldırılmıştı. Birkaç hafta önce de bu hatanın farkına varılarak tekrar eski sisteme dönüş yapıldı. Neticede şoförlük yapmak isteyen gençlerimizin gayesi de ilkokul diploması alabilmek. Bence ilkokul diploması da yeterli değil. Bununla ilgili Trafik Yönetmenliğinin 76. Maddesinde değişikliğe gidilmesi gerekmektedir. Basit bir psikoteknik eğitimle ehliyet verilmemelidir. Bence ehliyet alabilmek için Lise öğrenimini tamamlama şartı getirilmelidir. Motorlu taşıt kullanmak da bir matematik zekası gerektirir. Ne yazık ki ilkokulda verilen eğitim bu konuda çok yetersiz kalmakta. Onlarca kişiyi taşıyan, onlarca kişinin emanet edildiği bir yolcu taşıma aracının şoförü sıradan biri olmamalıdır. Bu husus kazaya karışan tır şoförü için de geçerlidir. Burada vurgulamak istediğim dolmuş şoförlerini yermek yerine onların daha huzurlu bir şekilde hizmet vermelerine destek olmaktır. Çünkü aralarında işini çok düzgün yapan şoför kardeşlerimiz bulunmakta. Fakat bu tarz olumsuzluklar yüzünden kendileri de mağdur olmakta. Bu konuda motorlu taşıt kullanan herkes için belli başlı standartlar getirilsin. Sözlerimi Necip Fazıl KISAKÜREK’in sözleriyle bitirmek istiyorum: Ben diyorum ki her fert baş ucuna; Suçlu benim, herkes suçsuz levhasını, asmalıdır!
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.