OLMUŞU OLMAMIŞ GİBİ OLMAMIŞI DA OLMUŞ GİBİ

Selamın en güzeli sözün en doğrusunu söyleyen Allahu Teâlâ’ya hamd eder Hz. Muhammed’e al ve ashabına ve onun yolundan gidenlere selam olsun.

Dünyada dönen ve sahnelenen Oyunun adı KURTARICILIK’dır. Günümüz dünyasının Hristiyan aleminde en büyük kolunu oluşturan Katolik Kilisesi ve Katolik Kilisesi 'nin çıkarlarına uyduğu  her türlü sahtekârlığı, dinsel kılıflara sokup kendisine inananlara ve müntesiplerine ve tüm dünyayayutturmaya çalıştığı bu yalanı geçmişte Kilise, Hıristiyan olmadığı halde Konstantin'i yıllardır Hıristiyan oldu diye yutturmuş, dahası ölüm döşeğindeyken bir de Vasiyetname yazıp tüm İmparatorluk topraklarını Kilise'ye bağışladığını, dolayısıyla Roma Kilisesi'nin İmparatorluğun yasal varisi olduğunu hiç utanmadan öne sürebilmiştir. Kilise'nin bu tür sahtekârlıklara yasal-dinsel kılıf uydurmak için ürettiği bir de kavram vardır:

Acheiropoieta. Bu Grekçe sözcük Tanrı istediği için yeryüzünde böyle yazılı bir metin veya bu kitapta okuduğumuz Mandylion vb. gibi nesnelerin birdenbire ortaya çıkmasıanlamına gelmektedir. Nedir ki, Mandylion da, Konstantin'in Vasiyeti de sahteydi. Vasiyetin sahte olduğunu 1443 yılında Lorenzo Valla kanıtlamış ve Papalık da zorla da olsa bu sahtekârlığıkabullenmek zorunda kalmıştı.Kilise'nin çıkarlarına uyduğu zaman kendisine karşıolsa da bir kavramı alıp kendine mal etmesi çok sık rastlanılan bir durumdu. Bunun için her türlü yalanı da rahatlıkla Kutsal Metinlere sokturabilmişlerdir. Örneğin "Ekümenik/Oikoumene kavramı Pagan Roma İmparatorluğu'nda SADECE İMPARATORLUK COĞRAFYASINI simgeleyen ve bu anlamda EVRENSEL olmayı anlatan bir kavramdı. Tarihçi Timothy E. Gregory'nin de belirttiği gibi, bu sözcük İmparatorluk Literatürüne ait Pagan bir buluştu. 1. İznik Konsili'nden sonra Kilise bu kavramıPaganların elinden aldı kendine mal etti.TıpkıPontifex Maximus kavramı gibi. Bu da Paganların bir kavramıydı ve tüm inançların Baş Rahibi olarak İmparator'a ait bir sıfattı. Kilise bu Pagan kavramını da kendine mal etti. Günümüzde Papaların bir sıfatı da budur. Sözün özü şu: Kilise hem Kutsal dediği metinlerde hem de Kilise rimellerinde, özellikle de 6. yüzyıldan sonra sayısız "Interpolation" (düzmece bilgi katmak) yapmışveOLMUŞU OLMAMIŞ GİBİ OLMAMIŞI DA OLMUŞGİBİ dünyaya sunmuş ve başta inanmış Hıristiyanlar olmak üzere herkesi aldatmak istemiştir. Aldatamadıklarınıda ölüme göndermekten kaçınmamıştır.Aytunç Altındal hangi İsa Kitabından alıntı yapılmıştır.

Hristiyan dünyasının insanlığa bir şey vermediği gibi, aksine yalanve iftira üzerine kurulu kan medeniyetini insanlığa bir kurtarıcı gibi sunmaya çalışması önemli bir konudur. 19. Ve 20. Yüzyılda bu tv ve sinema dergi basın yayın ile neşredilen bütün kaynaklarda aleni bir şekilde işlenmektedir.

Kan, gözyaşı akmakta buna dur diyen sesini çıkartan olmamaktadır. Herkes halinden memnun ve mesut bir hayat sürmekte dünya ve geçim derdi, zaten bizi biz olmaktan çıkartmaktadır. İşin aslı ise her şeyin bir kavram üzerine ve bir mitoloji üzerine kurulması ile kasaları doldurmak için yapılmaktadır.

“Kurtarıcı” Karşımızda ki düşman her türlü araçla İslam medeniyeti ile savaşmaktadır. Olmayan doğrularını, sapıklıklarını medeniyet diye savunmakta ve dinsiz bir İslam Peygamberiz bir din icat etmek için var gücüyle çalışmaktadır. Tefrika ile İslam Âlimlerini karalamakta birbirine sanki düşmüşler gibi göstermekte ve Allah Resul’ünün sözlerini yok sayama, hadislerin bozuk olduğunu iddia ederek palavlarasarılarak Müslümanların ayrılığa düşmelerine sebebiyet vermektedirler. Üniversite ve Enstitülerinde bu minvalden araştırmaları desteklemektedirler.

Ehlisünnet vel cemaat çizgisinden ayrılmamaya gayret edelim, eksiklerimizi tamamlamaya ve ayrılığa düşürecek fikirleri tespit ederek kökünden kazımaya çalışmalıyız.

Selam ve Selametle   Osman LERMİOĞLU