|
|||
![]() |
TÜRKİYE'DE SİYASİ PARTİLERİN DEĞİŞMEYEN VAATLERİ? | ||
Osman LERMİOĞLU | |||
osmanlermi@hotmail.com | |||
Türkiye'de siyasi partilerin 1950’den sonraki ortaya çıkış söylemleri şu şekilde olmaktadır; kanunlarımızda anayasaya aykırı bulunan antidemokratik hükümlerin tasfiyesi; yeni, demokratik ve tam güvenceli bir seçim kanununun yapılması; parti başkanlığı ile devlet başkanlığının aynı Kişide bulunmaması; idarenin tarafsızlığının sağlanması. Temel hak ve özgürlükler, Basın ve yayın özgürlüğü, adalet, gelir dağılımı, temel sorunları önümüze koyan siyasi partilerin çok partili hayata geçişi ile başlayan serüveninden bugüne kadar hiç değişmeden aynı şekilde gelmektedir. Bunun öncülüğünü ise;” Demokrat parti” yapmıştır. Demokrat parti'nin, Türk demokrasisinin gelişmesinde istisnai bir yeri vardır. O zamana kadar halkın dışında ve üstünde oynanan siyasal iktidar oyununun iplerini, ilk defa olarak, halkın eline verme iradesinin ifadesidir. Demokrat Parti bunu kendi yaşama savaşının icabı olarak yapmıştır. Fakat, gayesi ne olursa olsun, ortada inkar edilemez bir gerçek vardır. "Hürriyet Misakı" adıyla tarihe geçen belgeyi yayınlaması ile Türkiye’de bir değişim başlamış, “Türkiye'de Türk milleti biçimsel olarak da olsa, siyasal yönetimin sahnesine çıkarılmıştır. Siyasi partilerin karşımıza çıkış esaslarını tahlil ettiğimizde bunları iki başlık altında toplamak mümkündür: “Liberalizm ve Demokrasi”. Türkiye’de Liberalizm, hem özgürlükler açısından, hem de iktisadi düzen olarak kabul edilmiştir. "Bir kere, belli başlı insan hak ve hürriyetleri öngörülmüş, özellikle dernek kurma hürriyeti getirilmiştir. İkincisi, Türk toplumunun aile ve mülkiyet esaslarına dayandığı, Üçüncüsü, iktisadi açıdan, anayasada yer almış olan devletçiliğin baş görevleri arasında özel kuruluşların desteklenmesi. Genel ilkelerin ikinci ağırlık merkezini teşkil eden demokrasi görüşü ise, doğrudan doğruya, tüm siyasi partinin kuruluş gayesidir. Türkiye Cumhuriyeti'nde siyasi partilerin demokrasinin geniş ve ileri bir anlayışla gerçekleşmesine ve umumi siyasetin demokratik bir görüş ve zihniyetle yürütülmesine hizmet maksadıyla kurulmuştur." Bunun başlıca vasıtası olarak “tek dereceli serbest seçim ve ayrıca, idarenin halkın emrinde ve hizmetinde bulunması gereği ısrarla vurgulanmasıdır”. Üniversitelerin bilimsel ve idari özerkliğe sahip olmaları ve belli başlı konularda vaatlerde bulunulmaktadır. Bu partilerin iktisadi görüşüne bakıldığında ise; Bu konuda, "özel teşebbüs ve sermayenin faaliyetinin esas olduğu" belirtilmekte ve hatta verimlilik gerekçesiyle, devlet kuruluşlarının özel girişime devredilebilmeleri hatta yabancılara dahi satışını mümkün kılınmasıdır. Yabancı sermayenin ülkeye ÖZELLEŞTİRME adı altında girmesini sağlamak. Piyasanın faaliyetiyle ilgili olarak tam liberal "kesin zorunluk olmadıkça piyasalara karışılmayacaktır" anlayışı. Partilerin tutumunu anlamak için çok önemli diğer bir nokta; memleket kalkınmasında tarım sektörüne yapmak istediklerini doğru anlamaktan geçmektedir. Ayrıca, denk bütçe esası ve vergi sisteminde "vasıtalı vergilerden ziyade vasıtasız vergilere daha geniş yer verilmesi" siyasi partilerin programlarında yer almaktadır. Vatandaşın beklediği ise; Gelirde adalet ve geçim --ADALET --konuları ayrıca siyasi partilerin tezlerinin temelini oluşturmakta! Ancak söylemde kalmaktadır. Tüm bunların ışığında şu sonuca varmaktayız. Çok partili siyasi hayatın başlaması ile gelişen söylem ve beyanatlar,ülkemizde siyasi partiler tarafından benimsenmiş olmasına rağmen, siyasi partilerin belirlenmiş program ve projeleri bize gelecek adına geniş bir perspektif henüz sunamamışlardır. Şunu görmemiz gerekmekte, ülkemizin sorunları ve geçmişden günümüze üstlenmiş oldğumuz tarihi misyonumuzuda eklersek bu iş sadece bir siyasi partilerin önümüze koyduğu programlar ile bitmiyor. Siyasal iktidarları değiştirmek ilede sorunlarımız çözülmüyor. Zenginliği ve yönetimi elinde tutmaya çalışan ve halka sadece oy deposu muamelesi yapan anlayışında değişmesi gerekmektedir. Bir gün oy vererek seçme hakkını kullanıp yönetime hiç ortak olmayan halkın hiç bir platformda sesini duyamıyoruz. Bunun hiç bir siyasi partinin yada zenginin işin geleceğini de düşünmüyorum. Yönetime doğrudan müdahil olmayan halkımızın, yönetimde söz sahibi olması da düşünülemez. O zaman karşımıza çıkan bu siyasi partilerin yaldızlı sözleri sizleri aldatmasın. Sadece seçim yapabiliriz! Hepsi bu! Selam ve Selametle Osman LERMİOĞLU
|
|||
Etiketler: TÜRKİYE'DE, SİYASİ, PARTİLERİN, DEĞİŞMEYEN, VAATLERİ?, |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.